HÜKÜMET DÜŞER, BOLUSPOR DÜŞMEZ!

Selam ve Dua ile merhabalar,

Rabbim bir daha bu takıma, bu aramaya ve bu aramayı sevenlere son hafta “Düşüp, düşmeme sıkıntısını yaşatmasın.”

Ayrıca bizlere bu durumlara getirip, “Ölümü gösterip, sıtmaya razı edenleri de Boluspor created_atinde” kimse unutmayacak.

Gelelim o created_ati güne,

50 yılına girecek çınarın düşmesi halinde, “Maddi ve manevi olarak çöküş yaşayabileceği bir 90 dakikaya” çıkacaktık.

Saatler 18’i gösterdiğinde stadın nerdeyse “Yüzde doksanı” dolmuştu. Gönülden sevenler, gönülden inananlar “Sevdiğinin zor durumunda onu yalnız bırakmamak için” tribünde erkenden yerlerini almışlardı.

Hafta içi düşmemeyi garantilemiş “Şerefli (!) G.Antep takımının Fethiye maçında gençlere şans vereceklerini” söylemeleri, rakibimiz “Denizlispor maddi imkânsızlıklara rağmen iki yabancısı hariç tam kadro maça geleceklerini” açıklamaları, bizleri bir nevi “Mutlak galibiyet” almamızı gerektiren bir duruma soktu. 

“Alınan sonuçlar ve maçlarda oynanan oyunları” görünce bu kuruntularımızda hiçte haksız olmadığımızı gördük.

Maça hızlı başlayan, istekli, rakibini ısıran oyuncularımızı görünce:

“Sezon başından beri nerdeydiniz be arkadaşlar?” demedikte değil.

“12nci adam nefis, tribünler tam destek, hava futbol havası, hakem şüpheye yer vermemek adına üst klasman bir isim ki oyuna da etkisi olmadı” şükür.

Dimitrov ilk onbeş dakikada karşı karşıya kaçırdığı üç pozisyon gol olsa “Gelecek sezonun planlarını maç esnasında yapmaya başlamak” içten bile değildi.

Şükür ki devre bitmeden gelen “İskender’in muhteşem füzesi, bize can suyu oldu, hayat oldu, seneye umut oldu, dakikaların bir türlü geçmediği anlarımızın kurtarıcısı oldu.”

Devre sonrası temkinli bir oyun sergileyen ekibimiz, Antep’ten gelen “Fethiyespor’un gol haberleri” sonrası tribünlerde “Buz gibi bir hava” estirdi.

Üstüne “Denizlispor’lu oyuncuların akın akın kalemize baskıları”, özellikle eski oyuncumuz “Ümit Tütüncü’nün gol atma isteği, hırsı ve her pozisyona itirazı aklımıza soru işaretleri” getirmedi de değil.

Neyse ki bu “Armaya inanların yüreğine hakemin Fırat Aydunus’un son düdüğü” su serpti. Tribünler ve saha içi “Düğün dernek yerine” döndü.

Tribünlerde “Sevinçten ağlayanlar, hiç tanımadıkları halde birbirlerine sarılanlar”, bu takıma zor zamanlarında sahip çıkan, ateşten gömleği giyen “Yılmaz Hocanın sevinç gözyaşları” gecenin, ligin özetiydi aslında.

Artık zaman “Eski hatalarımızdan ders çıkarma, yollarımızı ayırmamızı gerekenlerle vedalaşma, yeni sezonun planlarını yapma” zamanı.

Zaman “50 yılında Küçük şehrin büyük öyküsünü hak ettiği lige çıkarma” zamanıdır.

Baki selam ile…

Yazarın Diğer Yazıları