Üzülelim mi? Sevinelim mi?

Bolusporum deplasman da ligin “hedefli” takımı Gençlerbirliğinden puan aldı.

 

Peki;

 

Bu alınan bir puana sevilelim mi? Bırakılan iki puana üzelim mi?

 

Maçı seyredenlerin en çokta kafasını kurcalayan durum bu olsa gerek.

 

Mesela, puan bıraktığımız takım sahadan dokuz kişi ayrılıyor.

 

Ve onbeş dakika rakip dokuz kişi oynuyor.

 

Eğer maçın başından sonuna kadar onbire onbir oynansa maç skoru ne olurdu?

 

Veya maç boyunca üstünlüğümüz oldu mu?

 

Bunları şunun için soruyorum.

 

Hakikaten ilk altı hedefimiz var mı?

 

Var ise bu futbol ile mi hedefliyoruz!

 

Net olan bir şey varsa o da kesinlikle “ligden düşmeyiz”.

 

Bu kadar bunu unutmayalım.

 

Oynanacak karşılaşmalara baktığımız da garantili tek maçımız var.

 

Karabük karşılaşmasıdır.

 

Daha sonrası için hiçbir şey söyleyemezsiniz.

 

Verilen arada takım kimyası ne kadar değişti.

 

Futbolcularımız ne kadar “yeni hocamızın” oyun sistemini benimsedi.

 

Veya ne kadar oyun sistemimiz değişti.

 

Kendimizi kandırmayalım.

 

Bolusporum lig sonunu getirmiş durumdadır.

 

Hem taraftarlar olarak hem yönetim olarak hem de “futbolcularımız” olarak.

 

Şimdiden sezon sonu “seçim” konuşmaları başladı.

 

Aday isimlerinin isimleri yerel gazetelerimizde boy göstermeye başladı.

 

Dedikodu gazeteleri sezonu bitirdi seçime odaklandılar.

 

Ligin sonuna odaklanmaya başladı.

 

Taraftar seçime odaklandı.

 

Belediye seçimi ile artık Bolusporumun kim başkanı olurlar konuşulmaya başlandı.

 

Daha da önemlisi artık olması gerekli olan “stat projesinin” yapılmasıdır.

 

Velhasılıkelam bu sezon bitti.

 

Bu arada bu haftasonu cumartesi günü ligimizin en rahat maçını oynayacak Bolusporum.

 

 

Boluspor sevdalıları kalın sağlıcakla..

Yazarın Diğer Yazıları