Bir Sevdadır Boluspor.

Bolu ilinde doğup büyüyen veya gurbete giden herkesimin sevdasıdır BOLUSPOR.

Bolusporu süper ligde de seyreden üçüncü ligde de seyreden deplasman yapan sevdalıları vardır.

Yani Bolumuzun futbol kültüründe sadece BOLUSPOR vardır.

Bu marka hiçbir zaman değişmedi değişmeyecek.

Başkanlar yönetimler taraftarlar gelip geçecek ama 1965 yılında kurulan Bolusporum hep kalacak. İnşallah.

Şimdi bu arada ne kulüplerde kapılarına kilit vurulduğunu veya isim değişikliği ile yeniden oluşum içine girilen kulüpleri de unutmayın derim.

Mesela Mersin İdmanyurdu mesela Malatyaspor mesela Orduspor vb. kulüpler biliyorsunuz kapandı ve isim başlarına “yeni” ifadesini alıp kuruluş tarihlerini de revize ederek tekrar liglerde baş göstermeye başladılar.

Bu yazımda bahsetmek istediğim olay Amed maçı sonrası yaşananlardan kaynaklıdır.

Savaş başkan “sinirli” taraftarın yanına gitmemeli idi. Ama Başkanında yapısı itibarıyla taraftarı dinlemek için gidince tepki aldı. Zamanlama hatası diyelim!

Savaş başkan veya diğer başkanlar Bolusporumuz için daima bir şeyler yapmışlardır.

Kulüp başkanlığı kolay değil her babayiğidinde kaldırabileceği şey değil.

Paranızı verirsiniz hayatta en önemli olan “zaman”ınızı verirsiniz. Ailenizle değil de kulüp ile yatıp kalkarsınız emek harcarsınız bazı zamanlar övülürsünüz bazı zamanlar yerilirsiniz.

Bakın bir örnek var ki siz düşünün Türkiyemin en köklü ve zengin ailesinin bireyi olan sayın Ali Koç yıllardır Fenerbahçe kulübü başkanlığını yürütüyor ve başkanlığı zamanında harcadığı paraları ve zamanını düşünün ve futbolda gelmeyen şampiyonluğu düşünün buna rağmen tribünlerden gelen tepkileri sizlerde biliyorsunuz. Ama buna rağmen “Arma” sevdasından bütün tepkilere göğüs gererek kulübünün başında dimdik durarak “birlik beraberlik” ile başarılmayacak hiçbir şey yok diyor.

Yani sayın tüm Boluspor sevdalıları Taraftarımız ve Yönetimimiz birbirine düşünce bu durumda en büyük zararı kim görür tabii ki tek sevdamız BOLUSPOR görür.

Beni bilen bilir 52 yaşındayım ve bu arma sevdası için gittiğim deplasman sayısını ve illeri hatırlamıyorum bile ve bu deplasmanlara giderken biricik ailemi kaç kere yalnız bırakıp onlarca kilometreler giderek arma peşinde koştum.

Biliyorum bu arma sevdası insanda “körlük” yaşatıyor kimseyi görmüyor ve kimseyi tanımadığınız zamanlar oluyor. Ailenizi bile unutup meydan savaşlarına giriyor taşlanıyor coplanıyor kavga ediyorsunuz.

Şimdi artık daha objektif bakmaya başladım. Yaş kemale erince bir farklı bakıyorsunuz.

Vesselam unutmayalım teknik hocalar veya futbolcular kulübümüzde geçicidir.

Baki olan ve mutlaka bir gün bir yerde karışılacağımız başkanlar ve taraftarlarımız hep Boludalar.

Onun için lütfen ama lütfen “birlik beraberlik” içinde olalım.

Bakın tekrar yazıyorum Bolusporumuzdan başka Bolumuzun futbol markası yoktur.

Bu markanın ve armanın değerini bilelim.

Maça gelirsek eğer tabii ki rakip takım on kişi kalıyorsa ve sonrasında da dokuz kişi kalıyorsa ve yenemiyorsak hiçbir mazeret kabul edilemez.

Yalçın hocanın açıklamaları veya futbolcularımızın değerlendiremediği durum değil skor bizi memnun etmediği gibi ortamında gerilmesine sebep oldu.

Yalçın hoca nasıl yapar veya futbolcular bundan sonra nasıl futbol sergiler bilemem ama bildiğim şey tribünlerin “sabrının “tükendiğini bilsinler.

Yönetim ödemeleri yaptığı halde tribünler deplasman ve iç sahada desteklediği halde sonuçlar aleyhimize olunca işler çıkmaza girer.

Yani teknik heyet ve futbolcular silkelenmeli ve kendine gelmelilerdir.

Lig bildiğiniz gibi puan farkları ardı ardına şuan için onikinci sıradayız ama oynanmayan maçlar var yani dahada aşağı inebiliriz.

Onun için her maç final her puan altın değerinde olduğunu unutmayalım.

 

Boluspor sevdalıları kalın sağlıcakla..

 

Yazarın Diğer Yazıları