Işık Var.

Bolusporum bir puan almış olabilir ama gelecek haftalar için şimdiden iyimser olabiliyoruz.

 

En azından geçen hafta ve bu hafta alınan birer puanlar ligimizin hedefli takımları idi.

 

Bolusporum kendi sahasında ve o muhteşem seyircisi önünde belki de ligde en zevk verici futbolunu oynadı.

 

Tribündeki coşku tamamen sahadan yansıma idi.

 

Sahada ki dirençli futbol ve oynamak için emek sarf eden Bolusporum tribünleri de coşturdu.

 

Maça her iki takımda temkinli başladı.

 

Erzurumspor takımı ligi ilk iki de bitirmek isteyen takımı olduğu kadar geçen hafta ligin flash transferleri yaparak giriş yapan Adana deplasmanından puanla dönen Bolusporla karşılaştığından bana kalırsa hedefleri “üç” puan değildi.

 

Bolusporum ise karşısındaki takımdan üç puan alma hedefi ile sahaya çıkan takım hüviyetinde idi.

 

İlk yarının ilk onbeş yirmi dakikası nerede ise orta saha mücadelesi ile geçti.

 

Atak oynayan ve sağlı sollu rakip sahaya giren Bolusporum istediği golü de yirmibeşinci dakikada buldu.

 

Bu gol hem tribünleri hem de sahadaki futbolcularımıza moral oldu.

 

Bulduğumuz bu gol sonrası atak üstüne atak geliştiren Bolusporum istediği son vuruşları yapamadı.

 

İlk yarı böyle biter derken “hiç olmayacak” ve eğer süper ligdeki “VAR” bu ligde de olsa idi “penaltı” verilmeyecek pozisyonda hakem kararıyla penaltı verildi.

 

Bu karşılaşma bu penaltı yüzünden berabere bitti.

 

İkinci yarı başında her iki takımda ilk yarıdan daha çok atak futbol oynadı.

 

Osman hocam bu karşılaşmadan “Boluspor patlama” yapacak ifadesini boşuna söylememiş olduğu görüldü.

 

Osman hocam oyuna yaptığı müdahaleler ile saha içinde Bolusporumu daima diri tutmaya çalıştı.

 

Bolusporum son dakikalarda Mustafa Eskihellaç ile kaleyi yokladığı pozisyonlarda kalecinin kurtarışları ile sahadan her iki takımda birer puan alarak ayrıldılar.

 

Bu karşılaşmanın yıldızı geçen haftanın da yıldızı olan “Orlando” oldu.

 

Bolusporum bana kalırsa Atacandan sonra kalemizi uzun süreli koruyabilecek bir kaleci buldu derim.

 

Düşünün ülkesi dışına ilk defa çıkmış ve hayatında ilk defa “kar” görmüş ve iki hafta da farklı mevsimlerde futbol oynamış bir kaleciden bahsediyorum.

 

Bolusporuma bu kaleciyi getiren kişiye helal olsun demek gerekiyor.

 

Bir diğer son dakika transferimiz forvet Kidric ise ayağının tozu ile sahaya çıktığı gibi sahada doksan dakika kalarak ilerisi için bizleri ümitlendirdi.

 

Pivot bir forvet olduğu için indirdiği her topta yakınında olan futbolcularımız için velinimet bir durum.

 

İlk maçında ligde oynaması da hazır gelmiş bir futbolcu olarak Bolusporum yararına oldu.

 

Dediğimiz gibi eğer ligde bulunduğumuz konumda olmasa idik bu takımın zaman ihtiyacı var derdik ama öyle bir zamanımız yok ve her hafta bir final her finalden alınan puan altın değerindedir.

 

 

Boluspor sevdalıları kalın sağlıcakla..

 

Yazarın Diğer Yazıları