‘Necip Başkanım, Doğan Köseer Hocamız vefat etmiş.’
‘Biliyorum.’ dedi.
Dedim ki;
Düzce’ye cenazeye gitmek isteyen antrenörler var, kendi imkânlarımız ile gideriz ama Boluspor’un otobüsü ile gitmemiz daha anlamlı olur.
Hemen talimat veriyorum dedi.
Vermiş!
Otobüsümüz hazırdı.
Bindik…
***
İrfan Ulusan, Cahit Çokşirin, Ahmet Bilgi, Mustafa Esmer, Naci Parlak, Erkan Canbek, Ayhan Akça, Yener Çakar, Mustafa Demirkesen, Kemal Hatipoğlu,Tekin Aytugar, Messut Baytekin, Erhan Beykoz , Manav Sabahattin Akman, Mustafa Yıldırım …
Güya cenazeye gidiyoruz.
Da
Kâh hüzünleniyoruz, kâh gülüyoruz.
Herkes Doğan Hoca ile ilgili bir anısını anlatıyor.
Çünkü Bolu da bir döneme damgasını vurmuş olan Doğan Hoca’nın arkasından anlatılacak o kadar çok şey var ki…
Kimi Köroğluspordan anlatıyor, kimi Abant PTT spordan, kimi Orüsspordan, kimi de Boluspordan…
***
Mesela Erhan Beykoz
‘Yenildiğimiz maçlardan sonra Doğan Hoca hepimizi haşlardı. Ben de aramızdaki muhabbette dayanarak ya hocam antrenmanlarda o kadar çok koşturuyorsun ki, yorgunluktan anamız ağlıyor, biz de maçta dinleniyoruz, dinlenince de yeniliyoruz.’ Dediği günü hatırlattı.
Kemal Hatipoğlu’da, Erhan Beykoz’a, Doğan Hocanın meşhur olan Eşekolueşek cevabını…
Ardından İrfan Ulusan , ‘Ya Esmer Hoca kadroya girmek için sen ve Saçkes İbrahim’de Doğan Hoca’nın işyerinde satılan Köytür’ün ballarından az almadınız ha! Demesin mi şaka yollu.
Mustafa Esmer Hoca altta kalır mı?
‘İrfan Hoca zeytinyağı gibi suyun üstüne çıkma, Doğan Hoca’nın manevi evladıydın. Güya orta saha oynardın ama hoca sana kadroda yer açmak için yok ağzında sakızın vardı, yok antrenmana geç geldin diyerek seni oynatmak için çok kişiyi kesmedi mi?
Cevap?
Yok!
Erhan Beykoz dedi ki; ‘Muharrem Hocam sen de namazı anlat namazı anlat.’
Anlattım.
***
1989 veya 1990 yılındayız.
Orman Ürünleri Genel Müdürlüğü takımında(ORÜS) futbolumuzun son dönemlerini yaşıyoruz.
Bir sezon önce Ahmet Taber Hocamızın çalıştırdığı takımla Düzce takımlarının arasından sıyrılmış ve ilk Bolu Şampiyonu Bolu Merkezden çıkmıştı ve bütün maçlarda yerimizi almıştık.
Ertesi sene ise ORÜSSPOR’un başına Doğan Köseer getirilmişti.
Ancak ne hikmetse Doğan hoca Rasim Yılmazdemir’i, Ali Murat Yanardağ’ı ve beni ısrarla oynatmıyordu.
Hazırlık maçı için Gölyaka’ya gitmiştik. Kadro açıklandığında sürpriz olmamış yine kulübede ki yerimizi almıştık.
Maç başladı. İlk yarının sonuna doğru da bizleri ısınmaya gönderdi.
Devre oldu biz yine ısınmaya devam ediyoruz. Bir gözümüz oyunda, bir gözümüz de “Doğan Hoca bizi çağırsın” diye kenarda…
Ancak hoca da böyle bir istek yok.
65.dakikada Rasim Hoca yı oyuna aldı, 70 de Ali Murat’ı…
Ama beni çağırmıyor.
Aynı dakikalarda benim oynadığım mevkinin oyuncusu olan Maksut Beykoz sakatlandı. Sıra bana geldi.
De
Doğan Hoca ne yaptı?
Sol bek oynayan İbrahim’i (saçkes) sağ beke aldı, beni yine düşünmedi. Benimle beraber ısınan tüm oyuncular oyuna girmişti.
Belli ki hocanın beni oyuna almaya niyeti yoktu. İlerleyen dakikalarda Mustafa Esmer’de sakatlanınca bana seslendi:
—Muharrem Hoca gel!
Zaten kıl kapmıştım. O anda kıbleye döndüm ve “Durdum divana, uydum Kuran'a, yönüm kıble, kıblem Kâbe, kurtarıcım Allah, şefaatçim Muhammed Mustafa. Niyet ettim bugünkü ikindi namazının 4 rekat sünnetini kılmaya. Allaüekber” dedim ve yemyeşil çimenlerin üzerinde durdum namaza.
Son rekâta gelmiştim ama maçın hakemi bir türlü maçı bitirmiyordu. Dolayısıyla bizim namaz da uzadıkça uzuyordu.
Maçın bitiş düdüğünü duyduğum an ,”Esselamüaleyküm ve rahmatullah” diyerek sünneti tamamladım, ardından da her rekâtında müthiş bir keyif aldığım 4 rekât farzı…
Sonra ne mi oldu?
Hocamıza yaptığım ince göndermeler yerini buldu.
Çünkü sonraki maçlarda banko oynadım.’
***
Giden zaten gitmiş oluyor, önemli olan hatırlamak hatırlanmak…
Biz de onu yaptık ve anıları anlata anlata Düzce’ye vardık.
Doğan Hoca’nın cenazesinde pek çok Bolulu vardı.
İlhan Özdemir,Erdal Gören, Ümit Demirtaş, Hakkı Öztabağ, Mehmet Engin, Optik Ahmet Sabırlı, Hakan Kalafatoğlu, Maksut Beykoz, Mehmet Karakaya ve pek çok Bolulu oradaydı.
Boluspor’un eski kaptanlarından İmdat Kum, Erol Köseer ve Nedim Akbulut hazırdı.
Cenaze namazımızı kıldık ve pazara kadar değil, mezara kadar anlayışı ile Doğan Hocamızı Düzce Şehir Mezarlığında ahrete yolcu ettik ve aynı mezarlık da yatan Bolusporlu İbrahim Çelik Ağabeyimize de dua etmeyi ihmal etmedik.
Doğan Hoca Bolu ‘da bir döneme damgasını vurmuş bir hocamızdı, Allah rahmet eylesin, mekânı cennet olsun…
23.03.2018
Muharrem Demirel